Seçim Öncesi Yazısı
Bu seçimde de önceki birkaç seçimde olduğu gibi oy kullanmıyorum.
Seçmenlerin çoğunun derdinin karşı taraf kazanmasın olduğunu düşünüyorum. Onları sandık başına iten ve normal şartlar altında pişman olacakları oyu verdiren saik, ya ötekiler kazanırsa ihtimali. Ben böyle bakmıyorum. Ben bu adama oy verirsem ve o da kazanırsa, yaptıklarından sonra verdiğim oydan pişman olma ihtimali ne kadar? diye bakıyorum. Bu soruyu geçebilen bir aday yok, Erdoğan veya Kılıçdaroğlu'na oy verdiğimde, bunların yaptıklarına bakıp ya iyi ki bu adama oy vermişim diyeceğimi hiç sanmıyorum. Kaybedeceği belli adamlar için de zaten kendimi yormaya değmez.
Ayrıca fikren hemen hiçbir partiye bir yakınlığım yok. Neden ortadakilerin birine angaje olmam gerektiğini çözmüş değilim.
Ben ayrılıkçı Türküm, milliyetçi değilim, Kemalist değilim, İslamcı değilim, devletin küçültülmesine, teknokrasiye inanırım, serbest piyasayı ve mülkiyeti kabul eder, vatandaşlık gelirini savunurum, üretim araçlarındaki, şirketlerdeki mirası reddederim.
Ayrılıkçı Türküm. yani Kürtlerin uluslaşma hakkını kabul ederim ama bunu benimkiyle aynı anayasanın içeriğini değiştirip, Kürtlerle ilgili maddeler eklemek suretiyle yapmalarını istemem. Bunun yerine Kürtlerin çoğunlukta olduğu yerlerde kendi sahte tarihleri ve atıl bürokrasileriyle ayrı bir devlet olmalarını tercih ederim. Onlar İstanbul'a vizeyle gelecekse, ben Diyarbakır'a vizeyle giderim.
Milliyetçi değilim. Türklerin dünyayı kendi etrafında yorumlamalarından yoruldum. Ulus devletin gerektirdiği pratik ölçülerin ötesinde, Türklerin sair milletlerden bir farkı olduğunu düşünmüyorum. Aynı şekilde uluslaşmak istemeyen Kürtlerin ve sair kökenden olanların kendini Türk saymasında bir mahzur görmüyorum. Türklük kavramını tüm Orta Asya masallarından, Osmanlı mitlerinden, kafatasçılıktan arındırıp, Türk ulusunun mensubu olmayı kolaylaştırmayı tercih ederim.
Kemalist değilim. Tarihi bir şahsiyet olarak yaptıklarının çoğunun makul ve mantıklı olduğunu kabul etmekle beraber Kemal Atatürk'ün etrafındaki kişi kültünün, onun bugün için anlamlı bir politik çerçeve bıraktığını kabul etmiyorum. Simgesinin bürokrasi elinde halka eziyet etmek için kullanılması da onunla mesafeli olmaya itiyor.
İslamcı değilim. İslamcılığın reaksiyoner, aşağılık kompleksini Allah'ın kitabı yoluyla çözmeye çalışan dünyadan habersiz bir takım adamların meşgalesi olduğu kanaatindeyim artık.
Devletin küçültülmesine, memurluğun süreyle sınırlanmasına, devletin iktisadi düzeni mümkün mertebe kendi haline bırakması gerektiğine, pek çok sektörde hala Türkiye'deki en büyük müşteri olmasının son bulması gerektiğine inanırım.
Teknokrasiye , bir konuda bilenlerin sözünün, bilmeyenlerden üstün tutulmasına, siyasi, iktisadi, toplumsal süreçlerin teknoloji yoluyla şeffaflaştırılmasına, diyelim bir ihale, sınav, şartname kontrolü, yargılama gibi konuların mümkün mertebe robotlar eliyle yapılması gerektiğine inanırım. Nihai hedefim bireyin özgür olduğu, insandan arındırılmış bir devlettir.
Serbest piyasayı ve mülkiyeti kabul ederim. Devletin ekonomiye doğrudan müdahalesinin azaltılması gerektiğine, mülkiyetin sadece bir hak olarak değil, bir sorumluluk olarak da herkes için en verimli yol olduğuna inanırım.
Temel vatandaşlık gelirini ve vatandaşların temel ihtiyaçlarının devletçe karşılanmasını savunurum. Bir toplumun mensubu olmak, minimum yaşam şartlarının, eğitim, sağlık ve barınma gibi temel ihtiyaçların karşılanmasını gerektirir.
Sermaye, üretim araçları ve şirketlerdeki mirası reddederim. Toplumun kemikleşmiş sınıflara evrilmesinin sebebi sermayenin mirasen intikalidir. Bu aynı zamanda serbest piyasayı, inovasyonu engelleyen, hem de toplumun geniş kesimlerini aydan aya geçinmek zorunda bırakan bir sistemdir. Bunun yerine şirketlerin topluma miras kalmasını, devlet tarafından işletebilecek başkalarına satılmasını ve bu gelirin de vatandaşların temel ihtiyaçlarını sağlamakta ve iş kurmak için sermaye arayanlara kredi vererek kullanılmasını savunurum.
Bütün bunlara yakın gördüğüm kimse yok. Oy vermiyor olmamın bir sebebi de bu.
[Yeni Yazılar] #politika #seçim #ayrılıkçı türk #milliyetçilik #İslamcılık #teknokrasi #devlet #Kemalizm #temel gelir #sermaye #adalet