Hiç ruberu görüşmediğim bir arkadaşım rüyasında merhum babamdan işte hayatımı dinlemiş. Babacığım neden benim rüyalarıma değil de, Internet arkadaşlarımın rüyalarına giriyor bilemiyorum. Gören olursa kendisine sorabilir mi acaba?

Babam demiş ki doğduğunda adlarından birini Rüchan koyduk. Arkidiş rüchan kelimesini daha önce duymadığını ve kullanmadığını, anlamına sözlükten baktığını ve üstünlük, efdaliyyet, faikiyyet olduğunu söylüyor ruyabîn dost.

Ah, işte, sonunda beni anlamaya başlayan biri diye mırıldanasım geldi.


Bir keresinde rüyamda kocaman bir kapıdan içeri süzülmüş, içerdeki beyaz harmanili adamların biri tarafından karşılanmış, suratımı seyreden adam, sen İsa'sın demişti. O zaman da, benzer hislere garkolmuştum. Ah, sonunda değerim anlaşılıyor Abidin, şöyle bir poz versem de resmimi yapsan?

Ortalıktaki Mesih ve sair adamlara itibar etmeyişim sebeplerinden biri de bu ve benzeri rüyalar. Sen nerden İsa oluyormuşsun, o benim bi kere dediğimden değil tabii.

Bu rüyaların ve benzerlerinin eğitimde önemli bir yeri var. Velakin anlaşılan manasıyla değil, çünkü malum, benim İsa bin Meryem'e benzer bir tarafım yok ve üstünlük deyince aklıma araba kullanırken itiştiğim adamlar geliyor.

Rüchan kelimesinin rüyayı göreni tesmiye etmesi daha muhtemel, bir üstünlük varsa onun üstünlüğü.


Tevazu gösteriyormuş gibi yapanlar, genelde karşı taraftan aman efendim, yaman efendim, estağfirullah benzeri bir karşılık bekler. Ben kıtmîrim, hayvanım, günahım dağlar kadar, sonsuzluk kervanının peşindeki ayağı kırık havhavım diyen insanın acilen övülmeye ihtiyacı vardır. Hatta bu sözler vasıtasıyla, bakınız ben ne kadar tevazu sahibi ve bu halimle sizden üstün bir insanım demeye çalışır.

Bu ihtiyacımı arada kendime yağ çekerek giderdiğim için, oturup burada tevazu yapıyormuş gibi yapamayacağım. Velakin böyle rüyaların insan için saptırıcı olabildiğinin de farkındayım. Aşması zor imtihanlardan gelir.


Eğitim derken bunu kastediyorum. Şimdi bu son rüyaya bakıp, oh, yarabbi, işte üç gün sabah namazına camiye gidince erdim, beni insanlara üstün kıldın, bundan sonra bana mehdilik yakışır şeklinde düşüncelerle meşgul olabilirim. Bunun doğru olmadığını, kendimi kandırmak için yeni bir bahane olduğunu, insanların genelinden önemli bir üstünlüğüm olmadığını bile bile bu hayallere dalmak, tam tersinden bir üstünlük. Hayalde üstünlük. Allah herkese tesellisini ayrı verir ya, bana da hayalle veriyor herhalde.


Ortalıkta görülen birçoklarının, benzer imtihanları aşamadıkları için böyle oldukları kanaatine ulaştım. Kirli dünyanın kirli insanlarının kirli sözleri nisbeten kolay bir imtihan, çünkü nefis kirli dünyanın kirli nimetlerini arzulasa da, akıl ve irade ne yapması gerektiğini bilir. Ancak tatlı rüyaların temiz insanlarının güzel sözleri daha zor bir mesele. Kimsenin bahsetmediği bir tehlike. Akıl ve irade ne yapacağını bilemezken, nefsin arzuladığı övgü ve ihtiram orada. Olmanın nefse hoş görünen, kendini üstün görmeye sebep tarafını inkar edemeyiz.

En iyi ihtimalle hayatın kaşıkla verip kepçeyle alması gibi bu, üstünlük pirincine giderken, evdeki kendini bilme bulgurunu kaybetmek de var. Rüyayla heyecanlanmaya gerek yok. Muhtemelen yanlış alarm, yanlış olmasa da ne farkedecek?

[Ben Kendim Benliğim]